Dostane komşumuz Spider-Man beyaz perdeye üçüncü kez ağını attı. Tabi ki filmine eş zamanlı olarak oyunu da bizlerle birlikte. Filmi pekiyi olmasa da oyun, güzel şeyler vaat ediyor. Kendisini bol, bol filmlerde de gördüğümüz Stan Lee tarafından yaratılan karakterimiz, dünyaya çok az çizgi roman kahramana nasip olmuş bir şeyi başardı. İlk olarak 1962 yılında, Amazing Fantasy adlı farklı kahramanları anlatan bir çizgi romanın 15. sayısında, dünyaya kendini tanıttı. O zamandan beri, dünya çapında büyük fan bir kitlesine sahip. Çok az kahramana nasip olan özelliği ise, her nesilden çocukları kendine bağlayabilmesi. Ufak bir çocukken, babamdan, gizli olarak o zamanlar siyah beyaz çıkan, Örümcek Adam çizgi romanlarını alıp okurdum. O zamanlar, Spider-Man adına en fazla bu ve birkaç ufak promosyon malzemesi bulunabiliyordu. Şimdi ise ‘Duvar Tırmanıcı’ dostumuzun, kalemden, çoraba kadar her şeyin üzerinde resimleri var. Kıyafetleri bile makul fiyatlar da denilebilir. Örümcek Adam eğitim merkezi, açılsa şaşırmayacağım...
Spider-Man’i bu kadar popüler yapan şey nedir diye sorarsak eğer, birçok kahramanın aksine hedef kitlesine müthiş uyuyor. Öncellikle genç, normal hayatında sıradan, taktığı maske sayesinde bir sembol ve insanlar kendini onun yerine koyabiliyor. Kimse kendini kolay, kolay Superman olarak düşünemez sanırım. Birçok süper kahramanın aksine, ailesi ve onlara karşı bir bağı var. Kendi hayatını kurmak için uğraşıyor. Diğer kahramanlar gibi nereden geldiği belli olmayan para kaynaklarına sahip değil. Hemen hepimiz gibi, parasını kendi kazanıyor. Hatta bunun için kullandığı yöntem çok eğlenceli. Son yıllarca, özellikle “Civil War” adlı seride, canlı yayında gerçek kimliğini açıklaması gibi, karakteri zedeleyen ve orijinalliğini bozan şeyler yaşanmış olsa da. Hala çizgi roman dünyası için önemli bir karakter. Hakkında yazılacak çok fazla şey var, sırf hayatının gidişatı, klonlanması gibi maceraları için bile sayfalarca yazılabilir. Hemen korkmayın canım, bunları yazmayacağım, ama oyunla ilgili yorumları okumak için biraz daha sabretmeniz lazım...
Şimdiye kadar dünya üzerinde çıkmış her konsol için en azından bir tane Spider-Man oyunu yapıldı. Zamanın efsane konsol halk dilindeki adıyla ‘Kara Kutu’ ya da ‘Ateri’ deki, bir gökdelenin tepesine çıkmaya çalıştığımız ilk Spider-Man oyununu oynayanlar, yenileriyle karşılaştırıp, oyun sektöründeki evrimi bile görebilirler. Diğer kahramanların aksine, Spider-Man PC’lere vefalı davranan birisi. Yakın dönemde piyasaya sürülen tüm örümcek oyunları, PC’ye de çıktı. Bunları, kısaca hatırlatmak gerekirse…
Bizi ağına düşüren oyunlar
İlk olarak 2001 yılında, çizgi romanı baz alan bir Spider-Man oyunu ekranlarımızı süsledi. Zamanına göre gayet iyi bir aksiyon oyunuydu, ancak fazla renkliydi. Human Torch, Black Cat ve Venom gibi çizgi roman karakterleriyle karşılaşıyorduk. Aslında Peter’ın hayatında etkili olan hemen her kişi bu oyunda karşımıza bir şekilde çıkıyordu. Duvarlarda yürümek ve ağlarımızla oradan oraya sallanmak, en önemlisi Venom ile yarışmak müthiş zevkliydi. Değişilik kostüm seçenekleriyle birlikte iyi bir deneyimdi. Bir yıl sonra ise, ilk Spider-Man filminin gösterime girmesiyle birlikte yeni bir oyun daha geldi. Temel konu olarak ilk filmin konusuna odaklanmıştı, Spidy’i ve Peter Parker’ı Toby Macquire seslendiriyordu. Zamanına göre biraz abartı bir sistem istese de, başarılı bir oyundu. Çizgi romandaki düşmanların biraz modernize edilmiş halleriyle savaşıyorduk. Diğer Spider-Man oyununa göre, daha özgür ve iyi bir oynanışa sahipti. Şehrin detayları göz dolduruyordu. Ayrıca hava da süzülme zevkini de az çok vermişlerdi. Tek kusuru, ağlarımızın, bina yerine, gökyüzüne yapışıyor olmasıydı. Örümcek ağlarının aktif bir kullanımı yoktu. 2004 yılında, serinin ikinci filmiyle birlikte, oyunu da piyasaya sürüldü. Bu oyun PC kullanıcıları için tam bir felaket olmuştu. İlk oyundaki gibi bir oynanış ve daha iyi bir oyun bekleyenler, hayal kırıklığıyla karşılaştı. Yapımcılar PC versiyonunu konsollardan farklı yapmaya çalışmıştı. Ancak işin altında kalkamamışlardı. Mouse ağırlıklı interaktif bir oynanış hedefleyen yapımcılar, daha çok kalas ya da kütükçe bir oynanış tarzı geliştirmişlerdi. Ancak yaşça küçaük olan oyuncuları tatmin edecek bir yapısı vardı. Mouse ile belirli noktalara nişan alıp, Manhattan şehrinde sözde özgürce dolaşıyorduk. Hiçbir çevikliği olmaya Spider-Man harmandalı oynar gibi hareketlerle, gök delenlerin arasında dolaşıyordu. Bu oyun yüzünden gerilen bünyelere 2005 yılında ilaç gibi Ultimate Spider-Man oyunu geldi. Çizgi romansal grafikleri ve özgürlükçü bir oynanış stiline sahipti. Her ne kadar ülkemizde pek bilinmeyen Ultimate evreninde geçtiği için, herkese hitap etmese, gayet güzel bir aksiyon oyunuydu. Hem Spider-Man hem de Venom’u oynayabiliyorduk. Tüm bu oyunlar içerisinde ilk kez, gökyüzünde süzülüyormuş, hızlıca gökdelenler arasında dolaşıyormuş hissine kapılıyorduk. Oyunun kusurları çoktu, ama herkesin aklındaki Spider-Man tarzı da hemen, hemen buydu. İstersek, etrafta dolanırken, şehirde çıkan olayları hallediyorduk, istersek de, ana hikayeye devam ediyorduk.
Evet, şimdi sıra esas konumuz geldi. Spider-Man 3, kendinden önce gelen tüm oyunların karışımı. Ultimate Spider-Man’deki özgürlük, Spider-Man 2’deki interaktiflik ve Spider-Man 1’deki oynanış. Hemen söylemek istiyorum ki, bir aksiyon oyunu için fazlasıyla yüksek bir sistem istiyor. Ne yazık bu yönüyle, birçok orta düzey PC oyunsunun canını yakacak. Yeni Nesil konsolların grafiklerini kullandığı için, böyle bir durum ortaya çıkmış.
yhaa abi bu torrent inmez ki bu ya doğru düzgün bi link verin yada herkese sölicem bu siteye girmeyin die :( :( :( :(
YanıtlaSilBu ne kardeşim vallaha inmez.Adsız kardeş sana hak veriyorum bu torrent hakkaten inmez arkadaş yha
YanıtlaSil